Araştırma-Tarih

OSMANLI MİMARİSİ’NİN İZİNİ SÜREBİLECEĞİNİZ ŞİRİN KÖYLER

‘Ne varsa eskilerde var derler ya, açıkçası ben yaşadığım yüzyıldan hiç şikayetçı değilim. Canim iPhone um bir dedığımı ikiletmiyor: Market diyorum hop buzdolabımı dolduruyor, Kanada’daki arkadaşımı özledim diyorum hop karşılıklı rakı içıyoruz, uykumdan reglime her konuda bir yaşam koçu. Yakında sırtımı bile kaşıyacak. Galiba şu dunyada beni en çok düşünen telefonum: Yalan yok, bazen beraber bile uyuyoruz.

Öte yandan sıcaklık, zarafet ya da doğallık gibi bazı şeyleri bu yuzyılla taşıyamadığımız da bir gerçek. Tarihi yerlerin komşuya saygılı yapılaşması, ortak miman dili, estetik duygusu, Arnavut kaldırımlı sokaklar, cumbak ahşap çerçeveli tatlı evleri kuçükken annelerimizin anlattığı masallar gibi.

*O zaman git, tanhi bir eve yerleş deseniz, herhalde yapamam. Doğalgazai, apartman görevlisıydı, alışmışız bir kere modern hayatın rahatlığına. Ama bu tarihi yerleşimler “Acaba ne yapsak, ne yapsak?” diye şehirlerin tek duzeliğine sıkıştığımızda imdadınıza yetişen, hem fotojeniklik hem de keyifli haftasonu kaçamaklan

İznik ve Edirne Osmanlı mimarisinin beşiği sayılsa da biz bu yazımıda daha çok sivil mimarinin öne çıktığı, sıcak hissiyatlı, kendi içinde bir dünyası olan durakları konu aldık. Ama Iznik’te Tarihi Yerleri gezmek istersen burada güzel bir rehberimiz de var.

Şüphesiz hepsi çok guzel ve görülmeye değer yerler. Favorimizi sorarsanız sanınz Sığacık, Birgı ve Kaleiçi’nin bize geçirdiği duyguyu daha bir sevdik ama emin olun bu çok subjekif bir konu ve herkesin cevabı çok farklı oluyor. Umarım hepsini gorup kendı favorinızı seçme şansınız olur.

18. & 19. Yüzyıl Osmanlı Sivil Mimarisi

Yukanda dedığımız gıbı şimdi bahsedeceğimiz yerlerde bulunan evler ağırlıklı olarak 18. ve 19 yuzyıl sıvıl Osmanlı mimarisine mensup yapılar. Fakat Osmanlı’nın mimarı dönemlerini kabaca uçe ayırabiliriz. Osmanlı Devleti’nin kuruluş döneminde etkili olan ve 13. yuzyılan 16. yüzyıla kadar olan döneme işaret eden Erken Donem Osmanlı Mımarisi, 16, yuzyıldan 18. yüzyıla uzanan olgun yani Klasik Donem Osmanlı Mimarısı ve Batılılaşma dönemi olarak adlandınlan 19 yuzyıl ve 20. yuzyılları kapsayan donem. Biz burada Klasik Donem’in Barok özelliklerinin ve Tanzimat Donemi ile gelen Batılılaşma Donemi’nin modern etkilerinin aynı anda gorulduğu 18. ve 19. yüzyıl mimarısı örneklerine sahit olabileceğiniz destinasyonlara yer verdik. Ayrıca Klasik Dönem oncesi ozel mulkiyet kavramı olmadığından sıvıl miman orneklerine rastlanmıyor O yuzden de Klasik oncesi dönemde daha çok dinı yapılar ve görkemli kamu binaları inşa edilmiş

Oncelikle Lale Devri’nin yaşandığı 18. yüzyıl Osmanlısının sivil mimarisine baktığımızda Barok detayların göze çarptığını söyleyebiliriz. Üstelik sadece dış cephelerine değil iç mekanlarda da suslemeler ve bezemeler ön planda. Üstelik sadece saraylarda veya cami gibi kamusal alanlarda değil, köşk, konak, yalı veya orta halli halkın yaşadığı evler gibi konut mimarisinde de bu suslemeci anlayışı görüyoruz. İster İzmir Birgi’de olsun ister Manisa Kula da isterse de Karabuk Safranbolu’da, bu dönemden kalma sivil mimari orneklerinde kalemişi ve duvar resmi gibi çeşitli malzeme ve teknikler kullanarak tavan, duvar ve ahşap bezemelerinin, oymalı kakmalı süslemelerin yaygın olduğunu fark edeceksınız. Ayrıca 18. yuzyıl konut mimarisinin en karakteristik özelliklerinden bin de yapılarda ahşap kullanımı. 19. yuzyılda Tanzimat Dönemi ile birlikte Batılılaşma eğilimi ile ahşap yerını tuğla ve taş gibi yangınlara ve doğal afetlere karşı daha dayanıklı malzemelere bırakmaya başlamış.

18. ve 19 yuzyıl mimarisinin ortak özelliği ise Osmanlı konut mimarisının değişmeyen karakteristik ozelliği. Tum Osmanlı evlerinde bölge fark etmeksizin evlerin cumbalı olması, avlulu, zemin katı taştan üst katları ise ahşap strüktur ve çatı şeklinde devam etmesi. En fazla 2-3 kattan oluşan evlerde mutfak, ahir ve depolar alt katto yer alırken, ust katlarda ise odalar, oturma, yemek ya da misafir ağırlama yerleri bulunuyor. Tuvaletler ise evin dışında bulunuyor. Elbette her evin bulundukları bölgelere göre “alınlıklı çatı”, “guşgona” veya düğmeli gibi farklı özellikleri de olabiliyor hepsinden aşağıda bahsettik.

Şirin Osmanlı Köy ve Kasabaları

1. Beypazarı, Ankara

Ankara’nın, merkeze 100 kilometre mesafedeki ilçesi Beypazarı, yaşayan bir film seti gibi. Bölgedeki 200 yıllık iki ya da uç katlı ahşap Osmanlı evleri Beypazarı’nın en onemli kultürel mirası. Bu evlerin en belirgin özelliğı, cumbalı veya “guşgona” denilen çatıdan yükselerek çıkan bir bölümunün olması.

Beypazarı’nda yapılacak en guzel şeyler 1. Beypazan müzelerini gezmek. 2. Beypazarı yemeklerini tatmak.

Buradaki eski Osmanlı konaklarında, eski Beypazarı yaşamını deneyimleyebileceğiniz çok güzel duzenlemeler

yapılmış. Beypazarı Tarih ve Kültür Evi’nde, Beypazarı kız alıp verme, kına ve duğun seramonilerini, Beypazarı

Kent Tarihi Müzesi’nde eski Beypazarı esnafının hayatını, Yaşayan Muze’de de Beypazarı’na ozgu el

sanatlarını görebilirsiniz. Hamam Müzesi ise gerçek bir gelin hamamı görmek için ideal yer.

Gelmışken Beypazarı sokaklarına tezgah açan teyzelerden pekmezli tatlı sucuk ve tarhana almayı, fırından yeni çıktığında tum Beypazan’nı mis gibi tereyağı kokutan bol tereyağlı Beypazarı kurusunu denemeyi ve eve de birkaç paket almayı, baharatli pirinç pilavı ve kuşbaşı etten oluşan Beypazarı Guvecini ve yore halkı kadınlaının incecik sardığı yaprak sarmayı tatmadan dönmeyin.

Beypazarı bölgesi bir gününüzü ayırıp her yerını gezebileceğiniz bir mahalle aslında ama burada konaklamak isterseniz, tarihi Beypazarı evlerinden otele donuşturulmüş butık işletmeler bulabilirsiniz. Hepsi de kahvaltı dahil hizmet veriyor ve otel içinde de dekorasyonu ile Beypazarı nostaljisını yaşatmaya ozen gosteriyor Konum için tıklayın.

2. Safranbolu, Karabük

Karabük’e bağlı, tarihi dokusu ve evleriyle Anadolu’nun en güzel kasabalarından olan, 5000 yıllık bir tarihe ev sahipliği yapan Safranbolu da 18. ve 19. yüzyıldan kalma 300 yıllık Osmanlı kent mimarisinin izini sürebileceğiniz noktalardan. İki veya üç kattan oluşan, ahşap, taş, kerpiç ve alaturka kiremitler kullanılarak yapılmış evlerin en önemli özelliklerı hiçbir evin diğerinin manzarasını kapatmıyor oluşu ve çok sayıda ama dar-ince pencerelere sahip olması.

Buraya geldiğinizde bakırcılar çarşısını, eski evlerin sıra sıra dizildiği dar Arnavut kaldırımlı sokaklarını, Köprülu Mehmet Paşa Camii ve arastasını, tarihi ve şık bir konağın restore edilip muzeye çevrildığı Kaymakamlar Müzesi’ni, Tarihi Saat Kulesi’ni ve Safranbolu’nun Bağlar semtinde bulunan ve bölgenin karakteristik mimarısını yansıtan simge evlerden olan Paçacıoğlu Bağ Evi’nı ziyaret edebilir hatta burada konaklayabilirsınız. Ayrıca, daha fazla vaktiniz varsa, Cinci Hamam, Hıdırlık Tepesi ve Yemeniciler Çarşısı Arastası da Safranbolu’da gezilecek diğer yerlerden.

İsmini burada yetiştirilen safran bitkisinden alan Safranbolu’da, safranlı lokumları ile meşhur Imren Lokumcusu’ndan lokum almayı, safranlı sutlaç hatta safranlı pilavı tatmadan geçmeyin. Safranbolu’ya gelmeden önce, Anadolu’da Yörüklerin yerleşmesi için oluşturulmuş on yedi yerleşim yerinden biri olan koruma altındakı Yoruk Köyü’nu ziyaret edebilir, Kasımsipahioğlu Konağı’nda kahvaltı edebilirsınız. Ayrıca donuş yolunda biraz aksiyona da gireyim derseniz, Safranbolu’da microlight yapma şansınız olduğunu dal ekleyelim. Konum için tıklayın.

3. Birgi, İzmir

İzmir’in Ödemiş’e bağlı, Bozdağ’ın eteklerinde kurulu UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ndeki sevimli koyu Birgiı, MO. 2000 öncesine uzanan kültürel mirası, Aydınoğulları Beyliği’ne başkentlik yaptığı dönemden beri yaklaşık 700 senedir koruduğu mimari dokusu, 18. ve 19. yüzyıl sivil Osmanlı mimarisindeki konaklarla suslu sokakları ve asırlık çınar ağaçlarıyla dolu doğası ile en güzel İzmir Köyleri’nden.

Ozellikle de zemin katları taş üst katları ve tavanları ahşap olan kalem işi süslemeleri ile dikkat çeken, geleneksel motiflerin yanı sıra Barok tarzının yansımalarının da gorulduğu tarihi konakların bulunduğu Birgi’de, Çakırağa Konağı’nı görmelisiniz. Özellikle Çakırağa ve Sandıkoğlu Konakları, Ulu Camı, Dervişağa Camı, Birgi Turbesi görulmesi gereken yerlerden. Gelmişken tarihi meydan kahvesine oturup çay-kahve içmeden geçmeyin. Birgi için ayrı bir Birgi’de Gezilecek Yerler Rehberimiz var. Konum için tıklayın.

Bir Cevap Yazın