Yazarlarımız

Aramızdan Ayrılışının 49. Yıldönümünde

Dr. Sakin ÖNER

Aramızdan Ayrılışının 49. Yıldönümünde
MİLLİ BİRLİĞİMİZİN SAVUNUCULARINDAN ÂŞIK VEYSEL

Her konuda milletine öğretmenlik ve rehberlik yapan “Toprak Şairi” Âşık Veysel Şatıroğlu, 49 yıl önce 21 Mart 1973’te aramızdan ayrıldı. 20. Yüzyıl Türk Edebiyatı’nın son büyük halk ozanı Âşık Veysel, gönül gözü açık bir ârifti. Milliyetçi ve vatansever bir Türk’tü. Onun en büyük gururu Türk olmaktı. “Türk adı babamdan bana mirastır/Daha bundan başka adı neyleyim” diyordu. O, şiirleriyle milli birliğimizin en büyük savunucularından biriydi. Büyük bir Atatürk hayranıydı.
O, hiç okumamasına rağmen irfan sahibi bilge bir kişiydi. İnsanların farklı düşünmesini yadırgamıyor, bunu yaradılışın ve ilâhi nizamın bir gereği olarak görüyordu. Sorunların ancak farklı düşüncelerin çatışmasından doğacağını söylüyordu.

Kim okurdu kim yazardı
Bu düğümü kim çözerdi
Koyun kurt ile gezerdi
Fikir başka başk’olmasa

Âşık Veysel’in millî duruşunu ortaya koyan, milli birlik ve beraberlik konusundaki görüşlerini ortaya koyan şiirlerinden seçtiğim örnekleri sizlerle paylaşıyorum.

İtimat edersen benim sözüme
Gel birlik kavline girelim kardaş
Birlik çok tatlıdır, benzer üzüme
İçip şerbetini duralım

Çalışalım, kurtulalım buhrandan
Nedir senlik benlik, usandım candan
Irkımız, neslimiz aynı bir kandan
Yurdun yaraların saralım kardaş

Âşık Veysel, ülkemizin birliğine ve vatanın bütünlüğüne kast ederek mezhep ve kimlik kışkırtıcılığı yapanlara da karşı çıkmıştır. Hepimizin Âdem oğlu olduğu söylemiştir.

Şu âlemi yaratan bir
Odur küllî şeye kadir
Alevî-Sünnîlik nedir?
Menfaattir varvarası

Hepimizin Türk ve Müslüman olduğumuzu, bunun da birlik olmamız için yeterli olduğunu belirtir. Türk adının babamızdan miras olduğunu, bundan başka ada gerek duymadığını söyler.

Muhabbetim canda haslardan hastır
Avutur Veysel’i bir şen piyestir
Türk adı babamdan bana mirastır
Daha bundan başka adı neyleyim.
……..
Aslım Türk’tür. Elhamdülillah Müslüman
Şükür Amentüye etmişiz iman
Kalbimize yaraşmaz şirk ile güman
Kalbimiz nur ile dolu sayılır”

Âşık Veysel, Türklerin aslında ikilik olmadığını, bir bayrak altında birleştiğimizi, vatan aşkıyla yanıp tutuştuğumuzu vurgular. Bu yüzden etnik çatışmalara da karşı olduğunu söyler. “Millet, bayrak, yurt” gibi değerler için cefaya katlandığını ve buna şükrettiğini ifade eder.

Birleşiriz bir bayrağın altında
Biz Türklerin ikilik yok aslında
Yanar tutuşuruz vatan aşkında
Hepimiz bu yurdun evlatlarıyız
……..
Kürt’ü Türk’ü ve Çerkez’i
Hep Âdem’in oğlu kızı
Beraberce şehit gazi
Yanlış var mı ve neresi
……..
Veysel der tükenmez bu benim derdim
Katlandım cefaya şükrettim durdum
Yaşasın milletim, bayrağım, yurdum
Dilerim Allah’tan sonuna kadar

Alevi-sünni, Kürt-Türk kavgasına son derece karşıydı. Hiçbir zaman bölücülere âlet olmadı. 1960’lı yılların sonunda davet edildiği İstanbul’da Spor Sergi Sarayı’nda (Lütfi Kırdar Kongre Merkezi) yapılan bir “Doğu Gecesi”nde sırasını beklerken bölücü konuşmalar yapıldığını ve bölücü şiirler okunduğunu duyunca protesto ederek sahneye çıkmadan sazını alıp salonu terk ettiğini çok iyi hatırlıyorum.
Âşık Veysel, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Büyük Atatürk’e de büyük muhabbeti vardır. Onun vefatı üzerine yazdığı ağıtta bu derin muhabbetin izleri vardır.

Ağlayalım Atatürk’e
Bütün dünya kan ağladı
Süleyman olmuştu mülke
Geldi ecel can ağladı

Atatürk’ün eserleri
Söylenecek bundan geri
Bütün dünyanın her yeri
Ah çekti vatan ağladı

Fabrikalar icat etti
Atalığın ispat etti
Varlığın Türk’e terk etti
Döndü çark devran ağladı

Âşık Veysel son yıllarında yazdığı bir şiirinde “Dostlar beni unutmasın” demişti. Biz de diyoruz ki; “Ey Büyük Ozan! Aradan asırlar geçse de eserlerinle Türk milleti seni unutulmayacak.” Büyük ozanı 49. ölüm yıldönümünde rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Ruhu şad, mekanı cennet olsun.

Bir Cevap Yazın