Yazarlarımız

Zamanın Değerini Anlamak ve Beklemek

Gülten RAYİMOĞLU

Hayat bir akış, bir yolculuk. Herkesin zamanı sınırlı ve bu yolculuk, her anıyla biricik. Zaman, dünyadaki en değerli şeylerden biri. Kayıp bir eşya bulunabilir, harcanan para yeniden kazanılabilir, ama geçen zaman geri getirilemez. Ve işte bu yüzden, bir yıl beklemek gibi sabırla geçirilen zamanlar, insanın en derin sınavlarından biridir.
Bir yıl… Bekledim. Yorulmadım. Sabrettim. Ama bugün beklemek beni hiç olmadığı kadar yordu. Bu yorgunluk, sadece fiziksel bir yorgunluk değil; ruhun sabırla yoruluşu, umutla sınanışı. Çünkü bazen bir kelime, bir cümle, bir işaret tüm o bekleyişin anlamını değiştirir. “Bir kelam şu saatte deseydiniz,” diyorum kendi kendime, “her şey yeterli olurdu.” Bir kelime, bir ses… Zamanı iyi değerlendirmek için bazen ihtiyacımız olan tek şey budur.

Zaman Neden Bu Kadar Değerli?
Dünyadaki en değerli şey zamandır çünkü:
Telafisi yoktur: Harcadığınız hiçbir saati geri alamazsınız. Bu yüzden her anın kıymetini bilmek gerekir.
Fırsatları taşır: Doğru zamanda, doğru bir adım hayatınızı değiştirebilir. Ama o zamanı kaçırırsanız, fırsatlar geride kalır.
Hayatın yapı taşıdır: Hayat dediğimiz şey, aslında zamanın parçalarının birleşiminden ibaret. Bu parçalarla neler inşa ettiğimiz, kim olduğumuzu belirler.
Ama bir yandan da, zaman sadece bizim nasıl harcadığımızla değil, başkalarının bize nasıl değer verdiğiyle de anlam kazanır. Beklemek, aslında kendi zamanınızdan bir şeyler feda etmektir. Karşınızdakinin sizi duymasını, anlamasını beklemektir. Ama bu bekleyiş bir noktada yorar, çünkü insanın harcadığı zamanı fark eden çok azdır.
Beklemenin İkilemi
Beklemek zordur. Beklemek yorucudur. Ama beklemek, aynı zamanda insanın sabrını ve iradesini sınar. Bir yıl boyunca, her gün bir işaret, bir kelime, bir dönüş beklemek… Beklerken insanın aklından şunlar geçer:
“Bir şey söylemeli mi?” İçimden konuşmak gelir, ama ya susmak daha doğruysa?
“Beklemeye değer mi?” Zamanımı böyle harcamalı mıyım, yoksa başka bir yola mı yönelmeliyim?
“Değerim anlaşıldı mı?” Bekleyerek verdiğim değerin farkında mısınız?
Beklemek, sabrın ve zamana karşı olan hassasiyetin bir yansımasıdır. Ama her sabrın bir sınırı vardır. Ve o sınırı belirleyen şey, beklediğiniz şeyin ya da kişinin verdiği karşılıktır.

Zamanı Değerlendirmek İçin Dersler
Beklemenin öğrettiği en büyük şeylerden biri, zamanın ne kadar değerli olduğudur. İşte zamanı iyi değerlendirmek için birkaç öneri:

1. Hedeflerinizi Belirleyin: Ne için beklediğinizi iyi bilmelisiniz. Beklemek anlamlı bir çaba mı yoksa zaman kaybı mı? Bu sorunun cevabı, size yol gösterecektir.

2. Sınırlar Koyun: Beklemek sonsuza kadar sürmemelidir. Sabır güzeldir ama kendi zamanınızı harcadığınızı unutmadan, bir sınır belirlemelisiniz.

3. Alternatiflere Açık Olun: Beklediğiniz şey gerçekleşmiyorsa, farklı bir yol arayın. Hayat bir bekleyiş değil, bir akıştır.

4. Başkalarını Bekletmeyin: Zaman sadece sizin için değil, herkes için değerlidir. Kendi zamanı kıymetli olan bir insan, başkasının zamanına da saygı duyar.

5. Her Anı Anlamlı Kılın: Beklediğiniz süreçte, kendi hayatınızı durdurmayın. Bir kelime beklerken bir kitap okuyun, bir kahve için, bir dostla konuşun. Zaman asla boş geçmemeli.

Sonuç: Zamanı Anlamak ve Değer Vermek
Bugün bir yılın yorgunluğu üzerimde. Belki bir cümle, bir kelime her şeyi değiştirebilirdi. Ama bu süreç bana zamanı ne kadar değerli bir varlık olduğunu bir kez daha hatırlattı. Çünkü insanın en büyük sınavlarından biri, sabrını ve zamanını nasıl kullandığıdır.
Bu yazıyı okuyan her kişi, zamanın yalnızca bir ölçü birimi olmadığını, hayatın kendisi olduğunu anlamalı. Ve bunu anlamak, sadece kendi hayatımıza değil, başkalarının hayatına da değer katmamız gerektiğini gösterir. Unutmayın, bekleten de bekleyen de zamanı paylaşır. O yüzden, birbirimizin zamanını anlamayı öğrenelim. Çünkü zamana değer katmak, insanlığa değer katmaktır.

Bir Cevap Yazın