Rafet ULUTÜRK

Türk milletinin tarih sahnesindeki rolü, yalnızca bir milletin kendi varlığını sürdürme mücadelesinden ibaret değildir. Türk milleti, insanlık tarihine yön veren, adalet, düzen ve hoşgörüyü yerleştiren bir aktör olarak Tanrı tarafından özel bir misyonla yaratılmıştır. “Tanrı Türk’ü yarattı, dünyaya nizam versin diye” ifadesi, yalnızca bir söz değil, Türk milletinin tarihsel görevini, sorumluluğunu ve etkisini ifade eden bir gerçektir.
—
Türk’ün Görevi: Dünyaya Nizam ve Düzen Vermek
Tanrı, Türk milletini yaratırken ona belirli özellikler ve sorumluluklar yüklemiştir:

1. Adaletin Taşıyıcısı: Türk milleti, tarih boyunca adaletin sembolü olmuştur. Hangi coğrafyada var olduysa, halkların barış içinde yaşamasını sağlamış ve güçlü bir adalet sistemi kurmuştur.

2. Koruyucu ve Hami Millet: Türkler, yalnızca kendi halkına değil, yönetimi altındaki tüm milletlere barış ve güvenlik sunmuştur. Türk hükümdarları için mazlumun korunması, en önemli görevlerden biri olmuştur.

3. Düzeni Tesis Eden Güç: Orta Asya bozkırlarından Avrupa’ya, Afrika’dan Orta Doğu’ya kadar geniş coğrafyalarda Türkler, yalnızca askeri güçle değil, düzeni sağlayan devlet yapılarıyla da tanınmıştır.
—
Türk’ün Tarihteki Nizam Kurucu Rolü

1. Göktürkler: İlk Büyük Nizam
Göktürk Kağanlığı, Türk adını taşıyan ilk büyük devlettir. Orhun Yazıtları’nda Bilge Kağan, halkına duyduğu sorumluluğu şöyle ifade eder:
“Gece uyumadım, gündüz oturmadım, Türk milletini besledim.”
Bu, Türk hükümdarlarının halkına karşı görev bilincini ve nizam kurma sorumluluğunu gösterir. Göktürkler, sadece askeri bir güç değil, aynı zamanda halklar arasında düzeni sağlayan bir medeniyet olmuştur.

2. Selçuklular: İslam Dünyasının Koruyucusu
Selçuklu Devleti, İslam dünyasında adalet ve düzenin teminatı olmuştur. Selçuklular, Abbasi Halifeliği’ni korumuş, İslam dünyasının hem manevi hem de siyasi lideri olmuştur.

Nizamiye Medreseleri: Türkler, yalnızca siyasi düzen değil, eğitim ve bilgiyle nizam sağlamışlardır. Selçukluların kurduğu Nizamiye Medreseleri, İslam dünyasında ilim ve bilimin ışığını yaymıştır.

3. Osmanlılar: Üç Kıtada Nizam
Osmanlı İmparatorluğu, üç kıtada farklı millet ve dinlerden halkları bir arada barış içinde yöneterek dünyanın en uzun süreli imparatorluklarından biri olmuştur.
Adalet Anlayışı: Osmanlılar, “Adalet mülkün temelidir” ilkesiyle yönetim sistemini inşa etmiş ve herkesin hakkını koruyan bir düzen kurmuştur.
Hoşgörü Politikası: Osmanlı’nın millet sistemi, farklı etnik ve dini grupların bir arada huzur içinde yaşamasını sağlamıştır.
—
Türk’ün Manevi Gücü: İslam ve Adalet
Türk milleti, İslamiyet’i kabul ettikten sonra, adalet ve nizam anlayışını manevi bir temel üzerine oturtmuştur:
Hilal ve Türk Bayrağı: Hilal, İslam’ın ve adaletin sembolüdür. Türkler, bu sembol altında hem dinî hem de dünyevî düzeni sağlama misyonunu üstlenmiştir.
Mazlumun Yanında, Zalimlerin Karşısında: Türk milletinin savaşları, yalnızca fetih amacıyla değil, mazlum halkları korumak için yapılmıştır. Haçlı Seferleri sırasında Türklerin İslam dünyasına sağladığı koruma bunun en büyük örneğidir.
—
Modern Dönemde Türk’ün Nizam Kurucu Rolü

1. Cumhuriyet Dönemi ve Mustafa Kemal Atatürk
Cumhuriyet’in kurulmasıyla birlikte, Türk milleti, modern dünyanın nizamını kurmada da önemli bir rol üstlenmiştir:
Bağımsızlık Mücadelesi: Türk milleti, Kurtuluş Savaşı ile mazlum milletlere özgürlük ve bağımsızlık yolunda ilham olmuştur.

Uluslararası Etki: Atatürk’ün barışçıl politikaları, Türk milletinin yalnızca kendi çıkarları için değil, dünya barışı için de çalıştığını göstermiştir.

2. Türk Dünyasının Birliği
Bugün Türk Devletleri Teşkilatı gibi organizasyonlar, Türk milletinin tarih boyunca üstlendiği nizam kurucu rolü yeniden canlandırma çabasındadır. Türk milletinin birliği, hem bölgesel hem de küresel anlamda barış ve düzenin teminatıdır.
—
Tanrı’nın Görevi ve Türk’ün Sorumluluğu
Türk milletine verilen bu nizam kurucu görev, büyük bir sorumlulukla birlikte gelir:

1. Birlik ve Beraberlik: Türk milleti, tarih boyunca olduğu gibi bugün de birlik içinde hareket ederek dünyaya örnek olmalıdır.

2. Adalet ve Hoşgörü: Nizam kurucu rolünü sürdürebilmek için, Türk milleti adalet ve hoşgörü anlayışını korumalıdır.

3. Modern Dünyada Öncülük: Bilim, teknoloji ve diplomasi gibi alanlarda liderlik yaparak, Türk milleti modern dünyada da nizam kurucu görevini yerine getirmelidir.
—
Son Söz
Tanrı, Türk milletini yalnızca bir millet olarak değil, insanlık için bir rehber ve koruyucu olarak yaratmıştır. Tarih boyunca adaletin, hoşgörünün ve düzenin sembolü olan Türk milleti, bugün de bu misyonunu devam ettirme sorumluluğundadır. Dünyanın barışa, adalete ve düzene ihtiyacı vardır ve bu ihtiyacı karşılamak, Türk milletinin Tanrı tarafından verilen görevlerinden biridir. Tanrı Türk’ü korusun ve yüceltsin!