Yazarlarımız

Dünya Bir Rüya Gibi: Kalıcı Olan Ne?

Gülten RAYİMOĞLU

Hayat, insanoğlu için sonsuz gibi görünse de aslında bir göz açıp kapama süresi kadar kısa. Her anı dolu dolu yaşamak istiyoruz, ancak çoğu zaman neyin gerçekten değerli olduğunu unutuyoruz. Koşturmacalar, hırslar, bitmek bilmeyen istekler… Bunların peşinden giderken farkına bile varmadan yıllar akıp geçiyor. Oysa dünya, rüya gibidir; gözlerini kapattığında her şey biter.

Fani Olanın Peşinde Sonsuzluğu Unutmak

İnsan, hayatta başarılı olmak ister. Daha fazla kazanç, daha yüksek bir mevki, daha çok tanınmak…
Bunlar için büyük mücadeleler verir, uykusuz geceler geçirir, yorulsa da pes etmez. Fakat peşinden koşulan servet, bir gün başkasına kalacaktır. Kazanılan para, bir başkasının eline geçecek, yıllarca uğruna didinilen mal mülk yeni sahiplerine devrolacaktır.

Makamlar da öyledir. Bir koltuğa oturmak için verilen çaba, o koltuktan inildiğinde sona erer. Kimileri hatırlanır, kimileri unutulur.
En güçlü liderler, en büyük yöneticiler bile bir süre sonra yerlerini başkalarına bırakmak zorundadır.
O halde asıl mesele, oturduğumuz koltuk değil, o koltukta ne yaptığımızdır.

Ve insanlar… Bugün alkışladıkları kişileri yarın unuturlar. Şöhret, bir sabah kaybolur gider.
En parlak yıldızlar bile bir gün sönmeye mahkûmdur.
Alkışların, övgülerin ve gözde olmanın gelip geçici olduğunu fark etmek gerekir.

Gerçek Kalıcılık Neyde Saklı?

İnsanın geride bıraktığı şeyler içinde en değerlisi, yaptığı iyiliklerdir.
Topluma faydalı olan her hareket, insanın varlığını sürdüren bir miras bırakır.
Bazen küçük bir tebessüm, bir yardımlaşma, bir iyilik hareketi bile yıllarca sürecek bir etki yaratabilir.

Ve asıl önemli olan, Allah için yapılanlardır. Allah için verilen bir sadaka, yapılan bir iyilik, söylenen bir güzel söz unutulmaz.
İnsanlar unutur ama Allah unutmaz. Bir yetimin başını okşayan eli, bir mazluma uzanan yardımı, bir kalbe dokunan sevgiyi, bir gönlü mutlu eden bir cümleyi Allah kayıt altına alır.

O halde insan, kendine şu soruyu sormalıdır:
Ben bu dünyada ne bırakıyorum?
İnsanların gözünde büyük olmaya mı çalışıyorum, yoksa gerçekten faydalı bir insan olmaya mı?

İyilik Kalıcıdır, Hırs Geçicidir

Hırsla kazanılan her şey bir gün elden gider.
Ama iyi bir insan olarak bırakılan miras, yıllar geçse de yaşamaya devam eder.
Öyleyse, büyük olmak için değil, faydalı olmak için çalışmalıyız.
İnsanların bizi alkışlamasını değil, dualarında anmasını istemeliyiz.
Makam peşinde koşmak yerine, insanların hayatına dokunan biri olmayı tercih etmeliyiz.

Dünya bir rüya gibi…
O halde biz, bu rüyadan uyandığımızda geride ne bırakacağımızı iyi düşünmeliyiz.
Unutmayalım:
İnsanlar unutur ama Allah unutmaz.

Bir Cevap Yazın